Balık sevdalıları yamacıma toplansın!
Amatör bir balıkçı olarak sizinle bu yazımda İstanbul’un hangi mekanlarında balık tutulabileceğini paylaşacağım.
Üsküdar’dan başlayalım…
Üsküdar’ın Boğaza paralel kıyısının verdiği avantajla, gerek Şemsipaşa gerekse Paşalimanı tarafında oltanızı rahatça denize sallayabilirsiniz. Kalabalıktan hoşlanmıyorsanız bir de emekliyseniz haftaiçi gitmenizi tavsiye ederim. Bu söylediğim yerler en bilindik mekanlar. Boğaz havasını daha çok ciğerlerinize çekip oltanızın yanında çayınızı da yudumlamak istiyorsanız biraz daha ileri giderek Çengelköy taraflarında avlanabilirsiniz. Çengelköy’e ulaşım oldukça basit. Üsküdar Sahili’nden Beykoz’a kalkan her otobüs ve dolmuş sizi istediğiniz noktaya götürür. Kuleli civarında da yine balık tutabileceğiniz açık alan bulunmakta. Beykoz istikametinin ters yönüne, yani Kadıköy’e doğru Salacak güzargahına giderseniz Kız Kulesi taraflarında balık tutmanın yasak olduğunu hatırlatmak isterim.
Beykoz’a geldik
Beykoz’da balık tutulabilecek yerlerin sayısı Üsküdar’a göre daha fazla diyebiliriz. Adım başı koy ve irili ufaklı dere ağzı olduğu için buralarda rahatça avlanabiliniyorsunuz. Fakat unutmamanız gereken bir şey var: Beykoz’a uzak yerden geliyorsanız hazırlıklı olmalısınız. Akşam saatlerine doğru trafik Çengelköy’e doğru yoğunlaşabiliyor. Yani her balıkçı gibi erken gelip erken gitmelisiniz. İstavrit mevsiminde Beykoz’un Paşabahçe mahallesinde çaparinizi serin sulara bırakabilirsiniz. Çekeceğiniz İstavrit iri ve büyük olacaktır.
Sarıyer
Sarıyer sahili oldukça uzun bir sahil. Zira burada tek dezavantaj, iskelenin denizden epey yüksek olması. Biraz şanslı olmanız gerek. Misinanın kopma ithimali yüksek. Kayalık bir zemini olduğunu da hatırlatmam gerek. Oltanızı avlanırken uzağa fırlatmakta fayda var. Buralarda daha çok mevsimsel olarak Palamut, Kefal ve Çinekop avı yapılıyor. Emirgan civarında İstavrit avına da rastladım.
Eminönü-Galata Köprüsü-Karaköy
Kutsal üçleme… Klasik olarak nitelendirebileceğimiz tarihi Yarımada’nın en eski mekanlarından biri. Çok erken kalkmalısınız. Rezervasyon yapma şansınızın olmadığı gibi. Arkadaş gruplarına denk gelirseniz o gün yandınız! Ufak bir nemden kavga çıkartabilir buradaki balıkçılar. Çünkü onlar için balık yemekten, ızgaradan çok bir tutku. Ben daha çok burada avlanan balıkçıların profesyönel olduğunu düşünüyorum. Aksi taktirde amatör bir balıkçının Galata Köprüsü’nden fırlattığı oltanın herhangi bir vapur ya da motorun camına çarpmaması gün içindeki en büyük mucize olacaktır. Siz siz olun yanınızda muhakkak balık tutmayı iyi bilen biriyle gidin.
Benden bu kadar diğer önerilerinizi bekliyorum.