Dünyanın en saygın mimarlık etkinliklerinden biri olan Venedik Bienali 19. Uluslararası Mimarlık Sergisi, bu yıl 10 Mayıs 2025 Cumartesi günü kapılarını ziyaretçilere açıyor. Türkiye Pavyonu’nun koordinasyonu her yıl olduğu gibi bu yıl da İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV) tarafından yürütülüyor.
Türkiye Pavyonu’nda Bu Yıl: “Yerebasan”
Yerebasan başlıklı proje, küratörler Ceren Erdem ve Bilge Kalfa öncülüğünde hayata geçiriliyor. Toprağın duyusal ve döngüsel yapısından ilham alan proje, mimarlığı çevreyle uyumlu yaşam biçimlerinin taşıyıcısı olarak konumlandırıyor. Bu etkileyici kurgu, ziyaretçileri doğayla kurulan ilişkiyi yeniden düşünmeye ve toprağın derinliklerine inmeye davet ediyor.
Katılımcılar ve Ekipler: Sanatın ve Mimarlığın Çok Sesliliği
Proje kapsamında birçok sanatçı ve mimar bireysel katkılar sunuyor:
Hüseyin Aksoy, Michael Akstaller, E. Füsun Alioğlu & Senem Akçay,
Ali Mahmut Demirel, Sinem Dişli, Yelda Gin, Ali Miharbi,
Özgül Öztürk, Serkan Taycan, Orkan Telhan
Ayrıca farklı ekip ve kolektifler de sergide yer alıyor:
Atelier FY, Bire-Pan, Common Action Walls, Herkes İçin Mimarlık & Poçolana Works, Mono Earth, Ozruh, Rec II, ReYard House, Solidified, Yalın Mimarlık gibi gruplar projeye katkılar sunuyor.
Yerebasan, aynı zamanda bir açık çağrı sonucunda belirlenen 18 projenin yer aldığı bir seçkiyi de gazete formatında izleyiciyle buluşturuyor. Bu yaklaşım, projenin katılımcılığını ve çeşitliliğini güçlendiriyor.
Bienalin Mekânı
23 Kasım 2025 tarihine kadar sürecek sergi, bienalin iki ana merkezinden biri olan Arsenale’deki Türkiye Pavyonu’nda gerçekleştiriliyor. Projenin hayata geçmesi; T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın katkıları, T.C. Dışişleri Bakanlığı’nın himayesi ve İKSV’nin koordinasyonuyla sağlanıyor.
Yerebasan: Toprağı Mimarlığın Kalbine Yerleştirmek
Yerebasan, toprağın sadece bir yapı malzemesi değil, aynı zamanda bir hafıza taşıyıcısı, ekosistem bileşeni ve kültürel anlatı unsuru olduğunu vurguluyor. Sergi; toprağın dokusu, kokusu ve sesiyle deneyimlenebileceği şekilde tasarlanarak ziyaretçilere duyusal bir yolculuk sunuyor.
Bu proje, aynı zamanda mimarlık disiplininin ilişki ağlarını yeniden tanımlamayı hedefliyor. İklim, coğrafya, canlılık ve döngüsellik gibi unsurlar mimarlık pratiklerinde ön plana çıkarılıyor.
Sürdürülebilirlik ve Gelecek Perspektifi
Sergi; yapılaşma süreçlerinin çevresel etkilerini tartışmaya açarken, Türkiye'nin kültürel mirası, arkeolojik alanları ve yerel yapı teknikleri gibi unsurlar üzerinden yeni mimari yaklaşımlar geliştiriyor. Yerebasan, doğayla uyumlu, çevreye duyarlı bir mimarlığın hem mümkün hem de uygulanabilir olduğunu ortaya koyuyor.