Bozcaada Gathering, ikinci edisyonuyla 1-30 Haziran 2025 tarihleri arasında bozcaada genelinde gerçekleştirilecek. Sanat, bilim ve doğa temelli içerikleri bir araya getiren festival, bir ay süresince kamusal alanlardan doğal alanlara kadar çeşitli mekânlarda ziyaretçilerle buluşacak.
Festival bu yıl, “yerindelik” kavramı üzerinden şekillenen programıyla adaya özgü yaşam pratiklerini, kültürel mirası ve toplumsal dönüşüm süreçlerini gündeme getiriyor. Etkinlik, katılımcıların yalnızca izleyici değil aynı zamanda aktif üretici olmalarını hedefleyen bir yapı sunuyor.
Çok Katmanlı Program ve Disiplinlerarası Etkileşim
Bozcaada Gathering kapsamında bu yıl üç farklı sergi düzenleniyor: “Link”, “Ada Prototipleri” ve “Bir Bağ Meselesi”.
“Link”, sanatçılar ile akademisyenler arasındaki işbirliği üzerinden adanın çok katmanlı kimliğini ele alıyor.
“Ada Prototipleri”, ekoloji, teknoloji ve sanat kesişiminde adaya dair yeni gözlem biçimlerini odağına alıyor.
“Bir Bağ Meselesi” ise yerel aktörlerle sanatçıları bir araya getirerek adanın toplumsal yapısını yeniden yorumlamayı amaçlıyor.
Etkinlik kapsamında ayrıca Bozcaada Arşiv Deneyi başlığı altında deneysel bir arşivleme süreci yürütülecek. Bu süreç, adanın doğal, kültürel ve tarihsel izlerini semboller, haritalar ve yerleştirmeler aracılığıyla kaydetmeyi hedefliyor.
Yerel Katılım ve Kültürel Araştırmalar Öne Çıkıyor
Festivalin dikkat çeken yanlarından biri, yerel halkın sürece doğrudan dahil edilmesi. Sanatçılar, akademisyenler, bağcılar, balıkçılar, öğrenciler ve zanaatkârların yer aldığı geniş bir katılımcı profiliyle adanın kültürel ve sosyal dokusuna odaklanılıyor. Bu katılımcı modelle Bozcaada, bireysel tüketim temelli yapıdan ortak üretim anlayışına geçiş yapan bir deneyim alanı olarak yeniden tanımlanıyor.
Atölyeler, Konuşmalar, Performanslar
Festival süresince çocuk atölyeleri, söyleşiler, doğa odaklı buluşmalar, müzik performansları, mekâna özgü gösteriler ve çok sayıda etkileşimli etkinlik de Bozcaada’nın çeşitli noktalarına yayılacak. Etkinlikler yalnızca merkezi alanlarla sınırlı kalmayacak; bağlar, tepeler ve sahil şeritleri gibi doğal alanlar da etkinlik mekânları arasında yer alacak.
