Deniz Yüce Başarır, “Elim Kalem de Tutar Kadeh de”nin ikinci sezonunun yeni bölümünde yine sevilen bir yazarı, Mine Söğüt’ü ağırlıyor. Söğüt’ün ilk romanı Beş Sevim Apartmanı’ndan son romanı Başkalarının Tanrısı’na kadar uzanan, kurgu dışı kitaplarını ve çok okunan öykülerini de içeren dolu dolu yazarlık hayatı, Başarır’ın sorularıyla tüm ayrıntılarıyla dinleyicilere aktarılıyor. Bu edebiyat ve dost sohbetinde edebiyatseverler, karanlık ve sert metinler yazmakla tanınan Mine Söğüt’ün yumuşak ses tonunu duyup ne kadar neşeli biri olduğuna tanıklık ederken, yazarın son romanı Başkalarının Tanrısı’ndan bir bölümü de Başarır’ın sesinden dinleyebilecekler“İtiraz ettiğimiz şeyler hakkında soru sormamız gerekiyor”Yazarken genellikle bir itirazdan yola çıktığını söyleyen mine söğüt “Hep itiraz ettiğim bir şey oluyor hayata dair ve ‘neden’ diye bir sorum var benim. ‘Neden böyle?’ ” diye anlatıyor. Soru sormayı çok sevdiğini dile getiren yazar “Ve itiraz ettiğimiz şeyler hakkında soru sormamız gerekiyor diye düşünüyorum,” diyor. Kendi yazdıklarını merak etmeyi de sevdiğini söyleyen Söğüt çalışma yöntemini ise “Kurgu dışı için edepli bir gazeteci gibi çalışıyorum ama iş romana gelince edepsiz bir yazar oluyorum. Dersiz topsuz…” şeklinde tanımlıyor.“Erkeğe ve kadına yüklediğimiz rollerle iktidarı nasıl güçlendirdiğimizi görmeliyiz”“İktidar meselesini en iyi örnekleyebildiğimiz ilişki, olumsuz yönleriyle, kadın erkek ilişkisi,” yorumunu yapan Mine Söğüt, “Erkeğe ve kadına yüklediğimiz rollerle iktidarı nasıl güçlendirdiğimizi görebilelim istiyorum. İnsanı daha bütün olarak anlatmaya çalışıp, kadınlıktan erkeklikten ziyade, güç, gücü kullanma ve bunu kullanırken de mağduriyetleri hiçe sayma alışkanlığını; binyıllardır süregelen bir kanıksamayı birazcık yolundan çıkarmak gerektiğini düşünelim isterim,” diyor.“Umut vermeyi, umut duymayı tehlikeli buluyorum”Kitaplarında mutluluğa pek yer olmamasını “Çünkü biz ‘Güzel günler göreceğiz çocuklar, güneşli günler göreceğiz’ diyerek büyütülmüş bir nesiliz. Bunun sonuçlarını da gördük. Güzel günler görmediğimiz gibi, hiç temkinli davranmadığımız ve güzel günler göreceğimizden hiç şüphe duymadığımız için tam tersine çok zor günler yaşadık. O cümlenin bize vaat ettiği dünyayı gönüllü olarak çöpe attık,” sözleriyle açıklayan başarılı yazar ekliyor: “Ben umut vermeyi, umut duymayı tehlikeli buluyorum. Tam tersine tehlikenin farkında olmak istiyorum. Bunu fark edersek, umut orada.”
Edebiyat
Yayınlanma: 20 Mayıs 2024 - 09:44
Güncelleme: 20 Mayıs 2024 - 10:47
Mine Söğüt: İtiraz ettiğimiz şeyler hakkında soru sormamız gerekiyor
Deneyimli yayıncı Deniz Yüce Başarır’ın “Elim Kalem de Tutar Kadeh de” adlı podcast serisi, 21. yüzyılın sesini sayfalarına taşıyan üretken ve önemli yazarlarımızı daha yakından tanıtmayı amaçlıyor. Başarır’ın, kadın yazarlarımızı bir edebiyat muhabbeti için masasında ağırladığı seriyi dinlerken Türkiye’deki kadınların kalemlerinin sesi kadar, kahkaha, topuk ve kadeh sesleri de duyuluyor.
Edebiyat
20 Mayıs 2024 - 09:44
Güncelleme: 20 Mayıs 2024 - 10:47