Yelda Gürlek tarafından kaleme alınan “Gülün Adı ve Ortaçağ”, Kafka Kitap etiketiyle yayımlandı. Eser, Umberto Eco’nun “Gülün Adı” romanını yalnızca edebi bir metin olarak değil, aynı zamanda Ortaçağ’ın düşünsel, dini ve kültürel arka planıyla birlikte inceleyen kapsamlı bir çalışma niteliği taşıyor.
“Gülün Adı”nın Çok Katmanlı Dünyası
1980’de yayımlanan “Gülün Adı”, 14. yüzyıl İtalya’sındaki bir manastırda yaşanan esrarengiz cinayetleri konu alırken, skolastik felsefe, dini tartışmalar ve bilgi arayışı gibi derin temaları da işliyor. Roman, postmodern anlatı teknikleri, sembolik dili ve tarihsel göndermeleriyle dikkat çekerken; polisiye kurgu sınırlarını aşarak tarih, felsefe ve edebiyatın birleştiği bir eser olarak öne çıkıyor.

“Gülün Adı ve Ortaçağ” Ne Sunuyor?
Yelda Gürlek’in çalışması, Eco’nun romanını anlamak isteyenler için erişilebilir bir rehber niteliğinde. Kitapta:
Teolojik tartışmalar,
Skolastik düşünce,
Aristoteles’in etkisi
Ve Ortaçağ Avrupası’nın siyasi çalkantıları detaylı olarak ele alınıyor.
Böylece romanın yalnızca bir polisiye anlatı olmadığı; aynı zamanda dönemin kültürel ve entelektüel atmosferine açılan bir kapı olduğu ortaya konuyor.
Yelda Gürlek’in Katkısı
İtalyanca edebiyat çevirileriyle tanınan Yelda Gürlek, Eco üzerine hazırladığı akademik çalışmalarını bu kitapta bir araya getiriyor. Gürlek’in sade ve anlaşılır dili sayesinde, karmaşık görünen felsefi ve tarihsel unsurlar okurlar için daha net hale geliyor.
“Gülün Adı ve Ortaçağ”, Eco’nun romanını ilk kez okuyacaklar için bir başlangıç rehberi olurken, eseri daha önce okumuş olanlara da yeni bir perspektif sunuyor. Bu açıdan kitap, hem edebiyat tutkunları hem de tarih ve felsefeyle ilgilenenler için zengin bir kaynak niteliği taşıyor.



















