İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV) tarafından düzenlenen 28. İstanbul Tiyatro Festivali, kasım ayının ilk haftasında yerli ve uluslararası yapımlara evsahipliği yapmaya devam ediyor.
Bol ödüllü topluluk Tiyatro BeReZe’nin Çehov’un Martı’sından uyarladığı yeni yapımı Martı mıyım?, 4 ve 5 Kasım’da Alan Kadıköy’de; Direklerarası Tiyatro Ödülleri’nde iki kez Yılın Oyun Yazarı seçilen, ayrıca Üstün Akmen Tiyatro Ödülleri’nde Yılın Yerli Oyun Yazarı ödülünü alan Halil Babür imzalı Linçler ve Dudaklar, 6 ve 7 Kasım’da İDT Üsküdar Tekel Sahnesi’nde; çağımızın en önemli yönetmenlerinden Declan Donnellan’ın yorumu ve Marin Sorescu Ulusal Tiyatrosu’nun usta oyuncularının performansıyla Shakespeare’in başyapıtı Hamlet, 7 ve 8 Kasım’da DasDas’ta; Bülent Şakrak, Salih Bademci ve Funda İlhan gibi isimlerin etkileyici performanslarıyla, bu sene alt başlığını Cahit Irgat’ın İstanbul şiirinden alan festivalin özel yapımı İstanbul Mon Amour / Senden Bana Hayır Gelmez Güzel İstanbul, 8 ve 9 Kasım’da Metrohan, Hope Alkazar ile Erdem Otopark’ta ve Gülriz Sururi-Engin Cezzar Tiyatro Teşvik Ödülü desteğiyle üretilen ve İKSV 50. Yıl Genç Sanatçı Fonu ile desteklenen Haberci, 9 ve 10 Kasım’da Üsküdar Tekel Sahnesi’nde izleyiciyle buluşacak.
Festivalde Haftanın Oyunları
Martı Mıyım?
4 Kasım Pazartesi 20.00 / Alan Kadıköy
5 Kasım Salı 20.00 / Alan Kadıköy
Bol ödüllü topluluk Tiyatro BeReZe, Çehov’un Martı’sından uyarladığı yeni yapımı Martı mıyım? bize hayatta yalnız olmadığımızı hatırlıyor ve bizi birlikte düşünmeye davet ediyor. Tiyatroseverlere bir oyunculuk şöleni yaşatacak oyun çağımızın radikal dönüşümlerinin gölgesinde geçmişi kutsama eğilimindeki bugünün Çehov karakterlerini sahneye taşıyor ve “Nasıl devam etmeli?” sorusuna yeni anlatım biçimleriyle cevap arıyor. Çehov’un Martı’sı bugünkü hâlimize özellikle karşılık geliyor ve havada asılı duran sorularımıza göz kırpıyor. Sezin Akbaşoğulları, Sanem Öge, Tolga İskit, Nazlı Bulum ve Erkan Uyanıksoy’un rol aldığı bu incelikli oyun, sahnede hem kurgu ile gerçeği hem de geçmişi, şimdiyi ve geleceği birlikte yaşatıyor. Oyun, Alan Kadıköy ve Kadıköy Belediyesi’nin değerli işbirliğiyle 4 ve 5 Kasım’da Alan Kadıköy’de, konusunu kadın hikâyelerinden alan ve/veya yazarı, yönetmeni, oyuncusu kadın olan oyunlardan bir seçki, kadın üretiminin ve kadın bakış açısının daha görünür kılınması amacıyla, Odeabank’ın tema sponsorluğundaki “Bu İşte Bir Kadın Var” başlığı altında izleyiciyle buluşacak.
Linçler ve Dudaklar
6 Kasım Çarşamba 20.00 / İDT Üsküdar Tekel Sahnesi
7 Kasım Perşembe 20.00 / İDT Üsküdar Tekel Sahnesi
Direklerarası Tiyatro Ödülleri’nde Kasap ve HE-GO ile iki kez Yılın Oyun Yazarı seçilen, HE-GO ile ayrıca Üstün Akmen Tiyatro Ödülleri’nde Yılın Yerli Oyun Yazarı ödülünü alan Halil Babür’ün yazıp yönettiği Linçler ve Dudaklar, çarpıcı anlatısı ve sahnelemesiyle geçtiğimiz festivalin favorilerinden Çirkin’in yapımcısı Dolkun Production ile prömiyerini Yeni Arayışlar bölümünde yaparak festivale konuk oluyor. İncelikli bir yazardan bayağı bir internet fenomenine dönüşen Cemal’in, kendini ve çevresindekileri sözde aykırı fikirleriyle mahvederken komşularını bir türlü kentsel dönüşüme ikna edemediği eski bir binada, babasına ait eşyalarla dolu bir evde hayatın gerçekleriyle başa çıkmaya çalışmasını konu alan oyunda, yaşamı yalnızca akıl üzerinden dizayn edip haklı olmayı bekleyenlerin hikâyesini olağanüstü bir sürükleyicilikle anlatan Halil Babür’ün sinematografik rejisi de sıradışı bir tiyatro deneyimi vadediyor. İKSV 50. Yıl Genç Sanatçı Fonu ile desteklenen oyun, İstanbul Devlet Tiyatroları’nın değerli işbirliğiyle, 6 ve 7 Kasım’da İDT Üsküdar Tekel Sahnesi’nde izleyiciyle buluşacak.
Hamlet
7 Kasım Perşembe 20.00 / DasDas
8 Kasım Cuma 20.00 / DasDas
Shakespeare’in, ölümlülük, yozlaşma ve intikam temalı başyapıtı Hamlet, çağımızın en önemli yönetmenlerinden Declan Donnellan’ın yorumu ve Nick Ormerod’un sade olduğu kadar çarpıcı sahne tasarımının da katkısıyla günümüze taşınıyor. Laurence Olivier’nin “karar veremeyen bir adamın trajedisi” olarak tanımladığı Hamlet gerçeği olduğu kadar kendini de arıyor ve Declan Donnellan’ın katkısıyla izleyiciler binlerce kez anlatılmış bu hikâyeyi yepyeni bir bakış açısıyla deneyimliyor. Edinburgh, Avignon, Salzburg gibi önde gelen festivaller için oyunlar yöneten, dört Olivier ve Venedik Bienali’nden Altın Aslan Yaşam Boyu Başarı Ödülü sahibi usta yönetmen Declan Donnellan 20 yıl aradan sonra, Sadece Romanya’nın değil, dünyanın önde gelen topluluklarından Marin Sorescu Ulusal Tiyatrosu ile tekrar festivale Hamlet ile konuk oluyor. Yoğun, güçlü sahnelemeleri ve özellikle klasiklere yeni bir ruh katmasıyla tanınan topluluk için The Guardian gazetesi, “Bir sonraki işleri her ne olursa olsun her zaman büyük olay olacağı kesindir” diye yazıyor. Declan Donnellan ve 165 yıllık tarihinde pek çok unutulmaz oyuna imza atmış Marin Sorescu Ulusal Tiyatrosu’nun usta oyuncularının performansıyla her detayında ayrı bir lezzet barındıran Hamlet, 7 ve 8 Kasım’da DasDas’ta sahnelenecek.
İstanbul Mon Amour | Senden Bana Hayır Gelmez Güzel İstanbul
8 Kasım Cuma 11.00 – 14.15 | 12.15 – 15.30 | 13.00 – 16.15 | 14.15 – 17.30 / Metrohan – Hope Alkazar – Erdem Otopark
9 Kasım Cumartesi 11.00 – 14.15 | 12.15 – 15.30 | 13.00 – 16.15 | 14.15 – 17.30 / Metrohan – Hope Alkazar – Erdem Otopark
Festivalin özel yapımı, her yıl tiyatroseverlere farklı bir kurguyla İstanbul’un tarihi mekânları arasında içinde, kalbinde, günübirlik bir tiyatro gezintisi yaşatan İstanbul Mon Amour, bu kez alt başlığını Cahit Irgat’ın İstanbul şiirinden alıyor ve şehrin yeknesak gürültüsünün bastırdığı sesleri, karmaşasının görünmez kıldığı yaşantıları sahneye taşıyor. İstanbul Mon Amour | Senden Bana Hayır Gelmez Güzel İstanbul yeni hikâyelerle bir kez daha şehri bir sahneye dönüştürüyor ve Beyoğlu’ndaki üç farklı mekânda benzersiz bir yolculuğa dönüşüyor. Erdem Otopark, âşık olduğu arabayı kız kaçırır gibi kaçırıp bir garajda tutan adamın eski Türk filmlerini andıran hikâyesine sahne oluyor. Levent Tülek’in kaleme aldığı İstanbul’un En Güzel Kızı’nda Bülent Şakrak oynuyor. Sinema tarihimizin önemli yapılarından Hope Alkazar’da Özen Yula’nın yazdığı Neden İstanbul Funda İlhan’ı bir sokak röportajcısı rolünde izleyicilerle buluşturuyor. Dünyanın en eski ikinci metrosu olan Tünel’in istasyon binası Metrohan’da ise Kerem Kurdoğlu’nun yazdığı, Salih Bademci'nin oynadığı Sesler İstanbul’un seslerini toplayan bir koleksiyoncuyu anlatıyor. Festivale özel olarak yaratılan, Meke Sanat’ın gösteri sponsorluğuyla desteklenen, festivalin tüm gün sürecek kapanış etkinliği İstanbul Mon Amour I Senden Bana Hayır Gelmez Güzel İstanbul, 8 ve 9 Kasım’da Metrohan, Hope Alkazar ve Erdem Otopark’ta gerçekleştirilecek.
Haberci
9 Kasım Cumartesi 20.00 / Üsküdar Tekel Sahnesi
10 Kasım Pazar 15.00 / Üsküdar Tekel Sahnesi
2016’da ilk oyunu Şatonun Altında ile Macbeth’i hizmetlilerinin gözünden anlatan Fiziksel Tiyatro Araştırmaları bu kez Sofokles’in üçlemesini merkeze alan Haberci ile tragedyaların isimsiz habercilerini başrole taşıyor. Oyun, farklı disiplinleri bir araya getirerek gerek metin gerekse sahneleme sürecinde araştırmaya odaklanan bir teatral yaklaşım benimseyen Fiziksel Tiyatro Araştırmaları topluluğu ile yurtiçi ve dışındaki çalışmalarını özellikle fiziksel tiyatro ve clown alanlarında yoğunlaştıran Güray Dinçol’un yönetmenliğinde, tarihten bugüne uzanan yeni bir anlatma, oynama ve izleme deneyimi sunuyor. Sofokles’in üçlemesini merkeze alan oyun, hatalarının bedelini hem kendisine hem toplumuna ödeten kahramanların karşısına zoraki tanıklıklarını aktarırken kendi kişisel tarihlerini arayan habercileri koyuyor ve onları içinde bulundukları durumu sorgulayan, kendi kişisel tarihlerini arayan anlatıcılara dönüştürüyor. Gülriz Sururi-Engin Cezzar Tiyatro Teşvik Ödülü desteğiyle üretilen ve İKSV 50. Yıl Genç Sanatçı Fonu ile desteklenen oyun, İstanbul Devlet Tiyatroları’nın değerli işbirliğiyle, 9 ve 10 Kasım’da Üsküdar Tekel Sahnesi’nde sahnelenecek.