İstanbul Film Festivali'nde 'Nerdesin Aşkım?' bölümü kaldırıldı: Sansür tartışmaları alevlendi

İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV) tarafından düzenlenen ve Türkiye’nin en köklü sinema etkinliklerinden biri olan İstanbul Film Festivali, bu yıl önemli bir değişiklikle gündeme geldi. Festival programında 2014 yılından bu yana yer alan ve LGBTQ+ temalı yapımları içeren ‘Nerdesin Aşkım?’ bölümü kaldırıldı. Bu gelişme, sinema ve kültür dünyasında geniş yankı uyandırırken, birçok sinemasever ve aktivist tarafından sansür tartışmalarını yeniden alevlendirdi.

Festival Programında Radikal Değişiklikler

İKSV yetkilileri, festival programında bu yıl daha fazla filme yer vermek amacıyla bazı bölümlerin kaldırıldığını belirtti. Ancak ‘Nerdesin Aşkım?’ bölümünün iptal edilmesi, özellikle LGBTQ+ topluluğu tarafından bir sansür hamlesi olarak değerlendirildi. İstanbul LGBTİ+ Onur Haftası Komitesi ve çeşitli aktivistler, festivalin bu kararıyla queer sinemaya alan açan bir platformu ortadan kaldırdığını savunarak organizasyonu boykot etme çağrısında bulundu.

Tepkiler ve Boykot Çağrıları

LGBTQ+ aktivistleri ve sinema dünyasından birçok isim, sosyal medyada yaptıkları paylaşımlarla İKSV’nin bu kararına tepki gösterdi. Onur Haftası Komitesi, festivalin yıllardır LGBTQ+ bireylerin sinemada görünürlüğünü artıran bir platform sunduğunu ancak bu yılki değişiklikle birlikte kültürel alanda bir gerileme yaşandığını ifade etti. Ayrıca, festivalde queer sinemanın temsilinin azaltılmasının, Türkiye’de sanat ve ifade özgürlüğü açısından endişe verici olduğu belirtildi.

İKSV’den Açıklama: ‘Seçkide Sansür Yok’

İKSV, gelen tepkilerin ardından yaptığı açıklamada, festivalin bu yıl daha fazla film içeren ancak daha az sayıda bölümden oluşan bir yapıya evrildiğini belirtti. Yetkililer, bölüm isimlerinde değişiklik yapılmasının içerikte bir sansür anlamına gelmediğini ifade etti. Ancak bu açıklama, tepkileri dindirmeye yetmedi ve birçok sinema yazarı, ‘Nerdesin Aşkım?’ gibi belirli bir temaya sahip bölümlerin kaldırılmasının, temsiliyet açısından büyük bir kayıp olduğunu vurguladı.

Sansür Mü, Yeniden Yapılandırma Mı?

İstanbul Film Festivali’nin bu değişikliği, sanat ve ifade özgürlüğü tartışmalarını yeniden gündeme getirdi. Türkiye’de kültürel etkinliklerde sansür iddiaları geçmişte de sıkça gündeme gelmişti. Festivalin LGBTQ+ temalı filmleri göstermeye devam edip etmeyeceği ve gelecekte bu tür tematik bölümlerin programa tekrar dahil edilip edilmeyeceği merak konusu olmaya devam ediyor.

Sinema Dünyasında Bölünmüş Görüşler

Bu gelişme, sinema dünyasında farklı görüşlerin ortaya çıkmasına neden oldu. Bazı sanatçılar, festivalin LGBTQ+ filmlerine kapıyı tamamen kapatmadığını savunarak, bu tür içeriklerin farklı bölümler altında gösterilmeye devam edebileceğini öne sürdü. Ancak eleştirmenler, queer sinemanın görünürlüğünün bu değişiklikle birlikte azalacağını ve festivalin uzun yıllardır kazandığı çeşitliliğin zarar görebileceğini belirtiyor.

Gelecekte Ne Olacak?

İstanbul Film Festivali’nin aldığı bu kararın ilerleyen yıllarda nasıl bir etkisi olacağı ve LGBTQ+ temalı filmlerin festival programındaki yerinin nasıl şekilleneceği büyük bir merak konusu. Aktivistlerin ve sinema dünyasının tepkileri sürerken, festival yönetiminin bu eleştirilere nasıl yanıt vereceği de dikkatle takip ediliyor.

Sonuç olarak, İstanbul Film Festivali’nde yapılan bu değişiklik, sadece bir festival programı düzenlemesi mi, yoksa sansür niteliği taşıyan bir hamle mi olduğu konusundaki tartışmaları beraberinde getirdi. Sinema dünyasının ve sanatseverlerin bu konuya yönelik tepkileri, kültürel etkinliklerde temsiliyet ve özgürlük konularının ne denli hassas olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi.