Laodikeia Antik Kenti'nde Pamukkale Üniversitesi’nden Prof. Dr. Celal Şimşek, Tripolis Antik Kenti'nde ise yine Pamukkale Üniversitesi’nden Prof. Dr. Bahadır Duman başkanlığında yürütülen kazılar, geçmişin izlerini bugüne taşıyor. Arkeologların yıllara yayılan çalışmaları, hem tarihsel hem kültürel açıdan önemli veriler sunuyor.
Laodikeia’da UNESCO’ya Uzanan Yolculuk
Kazı Başkanı Prof. Dr. Celal Şimşek, Laodikeia’da 2003 yılında başlatılan çalışmalarla antik kentin önemli bir bölümü gün yüzüne çıkarıldığını belirtti. Şimşek, 2013 yılında UNESCO Dünya Geçici Kültür Mirası listesine giren Laodikeia'nın, 2016 yılında Avrupa Birliği tarafından verilen Europa Nostra ödülünü de kazandığını hatırlattı.
Laodikeia’nın antik çağda tekstil, mermer, tarım ve hayvancılık gibi alanlarda önemli bir merkez olduğunu vurgulayan Şimşek, “Burası 8 kilometrekarelik bir alana yayılmış, ticari hayatı ve kamusal yapılarıyla dikkat çeken bir kent. İki tiyatrosu, bir tıp fakültesi ve çok sayıda anıtsal yapısıyla hem bilim dünyası hem de ziyaretçiler için büyük bir değer taşıyor” dedi.
Laodikeia’nın bugün Türkiye’nin en çok ziyaret edilen ören yerlerinden biri olduğunu ifade eden Şimşek, kazıların önümüzdeki yıllarda da yoğun bir şekilde devam edeceğini belirtti.
Tripolis’te 7 Bin Yılı Aşan Yerleşim Katmanları
Tripolis Antik Kenti Kazı Başkanı Prof. Dr. Bahadır Duman ise 2012 yılından bu yana kesintisiz sürdürülen çalışmalarla kentin tarihine dair önemli bulgulara ulaşıldığını söyledi. Tripolis’in, Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından yürütülen “Geleceğe Miras” projesi kapsamına dahil edilmesinin ardından çalışmalar daha da hız kazandı.
Kazı alanının topografik yapısına değinen Duman, Tripolis’in bir yamaç kenti olması nedeniyle erozyonla oluşan toprak katmanlarının yapıları koruduğunu ifade etti. “Yaklaşık 3 ila 9 metre dolgunun altından çıkan kalıntılar, MS 2. ve 3. yüzyıla tarihleniyor. Bu dönemde kentte 20 ila 25 bin kişinin yaşadığı tahmin ediliyor” dedi.
Duman ayrıca, antik çağda zeytin üretiminin Tripolis için büyük ekonomik değer taşıdığını belirterek, Roma döneminde bölgenin zeytin yetiştiriciliği ve ticaretinde gelişmiş bir yapıya sahip olduğunu söyledi.
Arkeoloji Turizmine Yeni Katkılar
Laodikeia ve Tripolis'te yürütülen kazılar, sadece akademik çevreleri değil, arkeoloji meraklılarını da yakından ilgilendiriyor. Antik kentlerin turizm potansiyelini artıracak bu çalışmaların, yerel ekonomiye ve kültürel miras bilincine önemli katkılar sunması bekleniyor.
Laodikeia ve Tripolis antik kentlerinde yürütülen arkeolojik kazılara, Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Pamukkale Üniversitesi'nin yanı sıra Türkiye İş Bankası da 2025 yılı itibarıyla beş yıllık bir programla destek sağlıyor.