Türkiye'de aile hukukunun kanayan yarası haline gelen boşanma davalarının uzunluğu, bir kez daha gündemde. Alanında tecrübeli isimlerden Avukat Aydın Aydar, mevcut yargı sisteminde bir boşanma davasının başlangıcından sonlanmasına kadar geçen sürenin kabul edilemez boyutlara ulaştığını belirterek, "Taraflar için 6 yılı bulan bu süreç, adaletin tecellisi değil, modern bir eziyete dönüşmüştür," dedi.
"Yıllar Süren Belirsizlik, Hayatları Askıya Alıyor"
Günümüzde anlaşmalı boşanmalar dışında, çekişmeli bir boşanma davası açan çiftleri adeta bir labirentin içinde yıllar süren bir mücadele bekliyor. Boşanma avukatı Aydın Aydar, bu süreci somut rakamlarla gözler önüne serdi:
"Vatandaş, evliliğini sonlandırmak için mahkemenin kapısını çalıyor ancak karşısına devasa bir zaman duvarı çıkıyor. Bir boşanma davası, yerel mahkemede en iyi ihtimalle 2 yıl sürüyor. Taraflardan biri karara itiraz ettiğinde dosya istinaf mahkemesine gidiyor ve burada da yaklaşık 2 yıl bekliyor. Eğer uyuşmazlık devam eder ve dosya Yargıtay'a taşınırsa, bir 2 yıl da orada geçiyor. Toplamda 6 yıl... Altı yıl boyunca iki insan, ne tam olarak bekar ne de tam olarak evli; hayatları, gelecekleri ve planları tamamen askıda kalıyor."
En Büyük Mağdur Çocuklar
Avukat Aydın Aydar, bu yıpratıcı sürecin yalnızca eşleri değil, en çok da çocukları vurduğunun altını çizdi. "Düşünün ki, bir çocuk ilkokula başlarken anne ve babasının davası başlıyor, neredeyse ortaokula geldiğinde dava anca sonuçlanıyor. Bu süre zarfında velayet, nafaka gibi konulardaki belirsizlikler, çocukların psikolojisinde derin yaralar açıyor. Taraflar arasındaki gerilim, yıllara yayılan bu hukuki mücadeleyle daha da artıyor ve bu durum kaçınılmaz olarak çocuklara yansıyor," ifadelerini kullandı.
"Geciken Adalet, Adalet Değildir"
Avukat Aydın Aydar'a göre sorunun temelinde mahkemelerin aşırı iş yükü, usul ekonomisinin göz ardı edilmesi ve yargılamanın hızlandırılmasına yönelik adımların yetersiz kalması yatıyor. "Adaletin bu kadar yavaş işlemesi, 'geciken adalet, adalet değildir' sözünün en somut örneğidir. Tarafların hayatlarını yeniden kurma, psikolojik olarak toparlanma ve geleceğe umutla bakma hakları, bu uzun yargılama süreleriyle ellerinden alınıyor," diyen Aydar, çözüm için acil adımlar atılması gerektiğini belirtti.
Yargı reformu paketlerinde aile hukukuna özel bir yer verilmesi, istinaf ve Yargıtay'daki aile hukuku dairelerinin sayısının artırılarak uzmanlaşmanın sağlanması ve sürecin kötü niyetli şekilde uzatılmasının önüne geçecek yasal düzenlemelerin yapılması, en iyi boşanma avukatı Aydın Aydar'ın çözüm önerileri arasında yer alıyor. Aksi takdirde, boşanmak isteyen binlerce çift, adliye koridorlarında ömürlerinin en değerli yıllarını kaybetmeye devam edecek.