Kaos GL’ nin 12. Kadın Kadına Öykü Yarışması’na başvurular başladı. Kadınlardan kadınlara, kadınlardan kadınlar için öykülerin bu seneki teması O Halde Aşk: Tanımaz Sınırları! “… sanki anlatmasambir şeyler eksik kalacakesirgemiş olacağım hakikati sizlerdenhakikat ki hakikatidirkendi hakikatininvardır ilgisi aşkımızla dahiçbir şey kaçırmamanınokurla yazar arasındaetike girenvardır mutlaka…”Leyla ErbilBizim aşklarımız her zaman bir cüret işiydi şimdi de vazgeçmiyoruz sevmekten. Biliyoruz ancak böyle iyi geleceğiz birbirimize.Kadın Kadına Öykü Yarışması kadınları sınır tanımayan kadın kadına aşkları yazmaya çağırıyor!
Duyduğumuz ve duyumsadığımızdır SES. Peki ya "duymak" için tek yol dilden kulağa uzanan titreşim midir? Misal ellerimizi titreten, gözlerimizin de akan ve akıtan akışkan bir sesi yok mudur?. Biz, ağzımızı bıçağın açamadığı; açsa da dile gelmediğimiz ve gelemediğimiz, ses çıkartamadığımız anlarda bazen ellerimiz ve gözlerimizle kendimizi duyururuz. Seslerimizi saklandıkları yerden çıkarmak, daha yakından ve derinden duymak… Kendi duymak isteyişimizden biliriz, duyurmak da kolay değildir çoğu zaman. Dillerle, gözlerle, ellerle çıkan sesler birbirinin içini gördü, değişimi başlattı. O sesler birbirine dokundu, birbirini bulup çoğaldı, birken bin oldu. Bundandır ki bu sene öykülerimizi birbirimize ses vermek için yazıyoruz, ses’imizi kaleme alıyoruz.Sesimize ses vererek geldik 2006‘dan bu yana.Nasıl başladık?2006 yılında “Mutlu Aşk Vardır” temasıyla yola çıktığımızda hedef “belleklere kazınmış karanlık bir imajı silmekti”. O güne dek kadınların kadınlara olan aşkını anlatan filmler, romanlar ve öykülerde canavarlaştırılmış lezbiyenler ve biseksüel kadınlar görmüştük sadece. Ruhsal çalkantılar içinde gidip gelen, şiddetle bezeli, yaralayıcı ve sonu illa ki mutsuz biten ilişkilere tanık edilmiştik. Mutlu ve umutlu öykülere hasret kalmıştık. Kurgu ya da gerçek, kendi hikâyelerimizi kendimiz anlatalım, ezberleri bozalım, bizi görmezden gelenlere, hiçe sayanlara ve duygularımızın üzerinde tepinenlere inat birbirimize öykülerimizle gülümseyelim istemiştik.Nasıl devam ettik?İkinci yarışmamızda "İlk Adım, İlk Kadın, İlk Aşk" dedik ve “ilk”lerin hissettirdikleriyle buluştuk yeniden. Üçüncü yarışmamızda, kadınların kaleminden akan “Ten ve Tutku” dolu öyküleri okuduk coşkuyla. 2009 yılında, bu coşkuyla “Ütopya”larımızın peşine düşelim dedik. Beşinci yarışmamızda, ütopyalarımızın gülümsemesini hep yanımızda taşıyarak, gördüklerimize, duyduklarımıza, yaşadıklarımıza ve bunların bize düşündürdüklerine, hissettirdiklerine geri döndük ve “Bir Kadın (mı) Sevdim(?)” dedik. “Her Yerdeyiz” diyerek saklandığımız, hapsedildiğimiz mekânlardan seslendiğimiz altıncı yarışmanın ardından, “Mor”a boyanmış öykülerimizle yedinci, “Yol” öykülerimizle mücadelemize yeni yollar açarak sekizinci yarışmamızı gerçekleştirdik. Son olarak geçen sene "Bir Mücadeledir Aşk" ile sevgimizin kendiliğinden mücadelesini anlattık. “Ses” ile duymak istediklerimizi, “Dert Bende Derman Bende” ile birbirimize derman oluşumuzu yazdık. Şimdi de “O Halde Aşk: Tanımaz Sınırları” ile sınırları aşan, engel tanımayan ve yasak bilmeyen öykülerimizi yazıyoruz!
Mutlu Aşk Vardır’dan O Halde Aşk: Tanımaz Sınırları’ya
Geçtiğimiz yol kolay değildi. Bize ilan edilmemiş OHAL’leri yaşarken de hep mücadele ettik. Aşklarımız ne zaman tanıdı ki sınırları? Düşlerimizin peşinden inadına aşk diye koşarken bir arada güçlenirken çoğalttık birbirimizi ve güçlendik birbirimizde.O halde ya da bu halde fark etmez. Tutuşuruz el ele ve sımsıcak öpüşlerle birbirimizi kaldırırken düştüğümüz yerden, tüm gülüşlerimizde saklıdır o gerçek: Aşklarımız tanımaz sınırları!12. Kadın Kadına Öykü Yarışması Başvuru Koşulları:• Yarışma, Türkiye’de ya da yurt dışında yaşayan bütün kadınlara açıktır.• Yarışmaya daha önce yayınlanmamış öyküler katılabilir.• Metinler 12 punto ve Times New Roman karakterinde yazılmış olmalıdır.• Bu formatta yazılacak öyküler en fazla 4 sayfa olmalıdır.• Adaylar yarışmaya en fazla üç farklı öykü ile katılabilirler.• Öyküler bilgisayar çıktısı olarak 2 kopya halinde gönderilmelidir. • Öykülerle birlikte metnin flash belleğe kaydedilmiş elektronik bir kopyası da gönderilmelidir.(Cezaevindeki kadınlar ve bilgisayara erişimi bulamayanlar, durumlarından jüriyi haberdar etmeleri halinde bu koşuldan muaf tutulacaktır).• Öykülerin üzerine yazarın adı yazılmayacak, öykünün giriş/ilk sayfasının sol üst köşesinde rumuz belirtilecektir. Birden fazla öykü gönderen katılımcılar, tüm öyküleri için aynı rumuzu kullanacaklardır. Farklı katılımcıların rumuzlarının aynı olması durumunda Yarışma Yönetimi başka bir rumuz verebilir.• Adaylar, rumuzlarının yazılı olduğu kapalı bir zarfın içine öykünün/ öykülerin adını, kendi adları, soyadlarını, rumuzlarını, posta ve e-posta adreslerini, telefon/ faks numaralar ile yarım sayfayı geçmeyen imzalı özgeçmişlerini içeren bilgileri öyküleri ile birlikte posta yoluyla teslim edeceklerdir.• Posta yolu dışında, katılımcılar scan ettikleri ıslak imzalı özgeçmişlerini ve tüm belgelerini [email protected] mail atarak da yarışmaya başvurabilirler.• Belirtilen format dışında yazılarak gönderilen öyküler değerlendirmeye alınmayacaktır.•Başvuru tarihinden sonra elimize ulaşan öyküler değerlendirmeye alınmayacaktır. Yarışmaya gönderilen öyküler, değerlendirmeye alınsın ya da alınmasın, yazarlarına iade edilmez.• Yarışmaya katılan yazarların öyküleri, sonuçların açıklanmasından sonra Kaos GL’ nin web sitesinde, ilk üçe giren öyküler kaos gl dergisinde yayımlanacaktır.•Öyküler, yazarları ya da Kaos GL dışında üçüncü kişiler tarafından izinsiz kullanılamaz.• Katılım ücretsizdir.• Kaos GL, bu öykülerden oluşan bir kitap hazırlama ve yayınlama hakkını da saklı tutar. Ödüller:Birinci olan öykünün sahibi 600 TLİkinci olan öykünün sahibi 500 TLÜçüncü olan öykünün sahibi 400 TL kazanacak.Jüri Özel Ödülü kazanan öykü sahiplerine, 1 yıllık Kaos GL dergisi aboneliği verilecektir.Yarışma ile ilgili gelişmeleri Kaos GL’ nin web sayfasından takip edebilirsiniz.Öykü Değerlendirme Jürisi:Aslı Solakoğlu, Beliz Güçbilmez, Burcu Ağaç, Burcu Ersoy, Hasret Canan Tutuş, Süreyya KaracabeyDeğerlendirme:1- Öyküler "Öykü Değerlendirme Jürisi” tarafından değerlendirilecektir.2- Öykü Değerlendirme Jürisi, öykülerin toplumsal cinsiyet rolleri eşitliği yaklaşımıyla yazılıp yazılmadığını da dikkate alarak değerlendirme yapacaktır.3- Öykü Değerlendirme sonuçları Kaos GL’nin www.kaosgl.org adresindeki web sayfasında açıklanacaktır.4- Elenen öyküler, sahiplerine iade edilmeyecektir.Son Başvuru Tarihi: 10 Ocak Salı 2017
Sonuçların Açıklanacağı Tarih: 20 Şubat Pazartesi 2017Öykülerin Gönderileceği Adres: Tunus Caddesi PTT Tunus Şubesi PK:12Kavaklıdere Çankaya / ANKARAKaos GL yarışmanın geçmişini şöyle özetliyor:Mutlu Aşk Vardır’dan Ses’eDuyduğumuz ve duyumsadığımızdır SES. Peki ya "duymak" için tek yol dilden kulağa uzanan titreşim midir? Misal ellerimizi titreten, gözlerimizin de akan ve akıtan akışkan bir sesi yok mudur?. Biz, ağzımızı bıçağın açamadığı; açsa da dile gelmediğimiz ve gelemediğimiz, ses çıkartamadığımız anlarda bazen ellerimiz ve gözlerimizle kendimizi duyururuz. Seslerimizi saklandıkları yerden çıkarmak, daha yakından ve derinden duymak… Kendi duymak isteyişimizden biliriz, duyurmak da kolay değildir çoğu zaman. Dillerle, gözlerle, ellerle çıkan sesler birbirinin içini gördü, değişimi başlattı. O sesler birbirine dokundu, birbirini bulup çoğaldı, birken bin oldu. Bundandır ki bu sene öykülerimizi birbirimize ses vermek için yazıyoruz, ses’imizi kaleme alıyoruz.Sesimize ses vererek geldik 2006‘dan bu yana.Nasıl başladık?2006 yılında “Mutlu Aşk Vardır” temasıyla yola çıktığımızda hedef “belleklere kazınmış karanlık bir imajı silmekti”. O güne dek kadınların kadınlara olan aşkını anlatan filmler, romanlar ve öykülerde canavarlaştırılmış lezbiyenler ve biseksüel kadınlar görmüştük sadece. Ruhsal çalkantılar içinde gidip gelen, şiddetle bezeli, yaralayıcı ve sonu illa ki mutsuz biten ilişkilere tanık edilmiştik. Mutlu ve umutlu öykülere hasret kalmıştık. Kurgu ya da gerçek, kendi hikâyelerimizi kendimiz anlatalım, ezberleri bozalım, bizi görmezden gelenlere, hiçe sayanlara ve duygularımızın üzerinde tepinenlere inat birbirimize öykülerimizle gülümseyelim istemiştik.Nasıl devam ettik?İkinci yarışmamızda "İlk Adım, İlk Kadın, İlk Aşk" dedik ve “ilk”lerin hissettirdikleriyle buluştuk yeniden. Üçüncü yarışmamızda, kadınların kaleminden akan “Ten ve Tutku” dolu öyküleri okuduk coşkuyla. 2009 yılında, bu coşkuyla “Ütopya”larımızın peşine düşelim dedik. Beşinci yarışmamızda, ütopyalarımızın gülümsemesini hep yanımızda taşıyarak, gördüklerimize, duyduklarımıza, yaşadıklarımıza ve bunların bize düşündürdüklerine, hissettirdiklerine geri döndük ve “Bir Kadın (mı) Sevdim(?)” dedik. “Her Yerdeyiz” diyerek saklandığımız, hapsedildiğimiz mekânlardan seslendiğimiz altıncı yarışmanın ardından, “Mor”a boyanmış öykülerimizle yedinci, “Yol” öykülerimizle mücadelemize yeni yollar açarak sekizinci yarışmamızı gerçekleştirdik. Son olarak geçen sene "Bir Mücadeledir Aşk" ile sevgimizin kendiliğinden mücadelesini anlattık. “Ses” ile duymak istediklerimizi, “Dert Bende Derman Bende” ile birbirimize derman oluşumuzu yazdık. Şimdi de “O Halde Aşk: Tanımaz Sınırları” ile sınırları aşan, engel tanımayan ve yasak bilmeyen öykülerimizi yazıyoruz!